ADETLER

Her toplumun kendine has adet ve inanışları vardır. Yöremizde geçmişten günümüze gelen ve halk arasında var olan, töreler, adetler, inançlar halk tabipliği az da olsa itibar görmektedir.
  • Yeni doğan çocuğun kırkı çıkmayıncaya kadar evden çıkarılmaz, o ev komşulara ateş vermez.
  • Yeni doğan çocuğun kulağına ezan okunur.
  • Karga (Saksağan) kapıda öterse uğursuzluk getirir.
  • Eve yeni gelen gelinin kayınbaba ve kayınbiraderlerle konuşması ayıplanır.
  • Aile büyüklerine karşı çocuğu kucağına alma, onunla ilgilenme ve sevme hoş karşılanmaz.
  • Güneş ve ay tutulmalarında ezan okunur ve iki rekat namaz kılınır.
  • Kesilen tırnaklar toprağa gömülür.
  • Köpeklerin uluması uğursuzluk getirir.
  • Cuma günleri yaş odun kesilmez, ekin biçilmez.
  • Ölü evinde üç gün yemek pişirilmez.
  • Yeni doğan bebeğin kesilen göbeği cami duvarına konursa çocuk din alimi, okul duvarına konursa tahsilli olur.
  • Sarılık hastalığına yakalanan kimselere sarı boncuk veya altın takılır, sarı elbise giydirilir.
  • Cuma günleri çamaşır yıkanmaz.
  • Nazardan korunmak için mavi boncuk veya muska takılır.
  • Bazı çıbanları patlatmak, içindeki iltihabı çekmek için üzerine soğan veya geniş yapraklı bitki (yörede Pelhaves denilen yaprak) konur.
  • Armut ve elma ağaçları çok çiçek açarsa o yıl kar yağar.
  • Geceleri hava bulutlu olup içinde kırmızılık varsa yağış olmaz.
  • Bulutlar doğuya doğru kayarsa hava güneşli olur, Batıya kayarsa yağış olur.
  • Kuşlar sürü halinde ağaçların tepesine konarsa o yıl kışın erken geleceğine ve şiddetli geçeceğine inanılır.
  • Geceleyin aynaya bakmak uğursuzluk getirir.
  • Akşamları evi süpürmek bereket kaçırır.
  • Yolculuk yapanların arkasına su dökülür.
  • Arının soktuğu yere çamur sürülür, sıcak taş ve demir bastırılır.
  • Gün batımından sonra tırnak kesmek uğursuzluk getirir.

> POPÜLER YAYINLAR